Havalimanlarında görev yapan silahlı güvenlik görevlilerinin ruhsal işleyişlerinin projektif testlerle incelenmesi
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Terör riski son birkaç on yılda artmaktadır. Devletlerin idari ve finansal kaynaklarının kısıtlılığı nedeniyle, devlete ait güvenlik kuvvetlerinin yanı sıra özel güvenlik görevlilerinin de varlığı önem kazanmıştır. Havalimanları ülkelerin sınırları olarak kabul edilmektedir. 2016 yılında İstanbul Atatürk havalimanında gerçekleşen terör saldırısı sonrasında havalimanlarında silahlı özel güvenlik görevlisi istihdam edilmesine izin veren yeni bir kanun kabul edilmiştir. Hayati tehlike içeren böyle bir görevi üstlenen bireylerin zor çalışma koşulları altında ruhsal ve fiziksel olarak dirençli olmaları önemlidir. Bu çalışmada, Türkiye'nin önemli havalimanlarında özel güvenlik hizmeti veren TAV Güvenlik Hizmetleri A.Ş bünyesinde çalışan silahlı güvenlik görevlilerinin ruhsal dinamiklerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Katılımcıların depresif karakter özelliğine sahip olup olmadıkları incelenmiştir. Bunun yanı sıra katılımcıların ruhsal işleyişlerinin psikanalitik ekole göre sınıflandırılması amaçlanmıştır Çalışma grubu TAV Havalimanları Holding'in yönettiği havalimanlarında silahlı güvenlik görevlisi olarak çalışan erkek bireylerin ruhsal işleyişleri projektif yöntemler olan Rorschach ve TAT ile incelenmiştir. Çalışma grubu 443 silahlı güvenlik görevlisi arasından çalışmaya katılmayı kabul etmiş olan 46 kişiyle yürütülmüştür. Katılımcılara sosyo demografik form, Rorschach ve TAT kartları verilmiştir. Rorschach yanıtları kodlamaları takiben psikogramlara dönüştürülmüş daha sonra psikogram ortalamaları Türkiye'de yapılmış yetişkin normları ile karşılaştırılmıştır. Bunun yanı sıra her bir katılımcıya ait protokollerin içerik analizleri yapılmış ve sonuçlar birleştirilerek nihai görüş ifade edilmiştir. Çalışmanın katılımcıları herhangi bir psikiyatrik tanı almamıştır. Rorschach sonuçları yetişkin normları ile kıyaslanmıştır. Buna göre grubun ortalama yanıt sayısı R, bütün yanıtları G%, doğru biçim yanıtları F+%, bütün insan yanıtları H%, insana ilişkin hareket yanıtları K, ortalamalara göre daha az çıkmıştır. Biçim yanıtları F% ve hayvan yanıtları A% ortalamaları normlara göre daha yüksektir. Ayrıca siyah ve gri renge hassasiyeti gösteren C' yanıtları, boşluk yanıtları Bl ve reddedilen kart sayıları da norm gruplarına göre daha yüksek bulunmuştur. TAT kartlarında 3BM, 12BG, 13B kartlarına verilen yanıtlarda katılımcıların depresif konumla baş etmede zorlandıkları görülmüştür. Bireydeki ruhsallığın işleyişi hakkında bilgi içeren TRI hesaplamasına göre katılımcıların %35'i bir ve daha az sayıda K ve düşük C yanıtları vermiştir. Bu durum ruhsal dünyanın fakirleştiğine işaret edebilmektedir. Çalışma sonunda 46 katılımcının 37'sinin (%80) depresif karakter özelliği gösterdiği, 46 katılımcının 38'inin (%83) sınır kişilik özelliği taşıdığı düşünülmektedir.
Terror risk has been increasing over the past few decades. Due to the scarcity of financial and administrative resources of the states, maintaining private security professionals next to state security has gained much importance. Airports are considered as borders of countries. In Turkey, after the 2016 terrorist attack at Istanbul Atatürk Airport a new law was accepted allowing hiring of armed private security guards at the airports. It is vital for individuals who undertake such a risky responsibility to be physically and psychically healthy. In this study it was aimed to ascertain psychological dynamics of individual who work within one of the four major airports run by TAV Airports Holding. It was assessed if the participants have depressive character organizations. Besides, it was also aimed to classify the participants' psychic structures according to the psychoanalytic school. The work was carried out with 46 male armed private security guards that accepted to participating in the study out of 443 guards working at airports run by TAV Holding. Participants has been asked to fill a socio-demographic form and were presented Rorschach and TAT cards for tests. All Rorschach coding were converted to psycho-grams and then psycho-gram value averages were compared to Turkish adult norms. In addition to that, all Rorschach and TAT protocols were analyzed individually and results were merged in order to declare final opinion. Participants have no previous psychiatric diagnosis. Rorschach results were compared to the norm group results. Accordingly, average number of responses R, number of whole responses G, positive form responses F+, whole human responses H and human movement responses K were found less than those of norm groups. Average form responses F% and animal responses A% were found higher than norms. Additionally, C' responses that indicate sensitivity to black and grey colours, Bl responses that show sensitivity to white parts of the cards were higher than those of norm groups. In TAT cards3BM, 12BG and 13B responses indicate that participants have had difficulties coping with the depressive position revealed by these cards. According to the TRI calculation that gives clues about the psychic functioning of the individual, 35 % of the participants have given less than or equal to one K or C responses. This fact can be interpreted as to the dryness of psychic world of the participants. As per the study, it is posited that 37 out of 46 (%80) participants have depressive character qualities and 38 out of 46 (%83) have border personality functioning.












